İktidarın, teklif sürecinin başörtülü kadınların desteğini almak ya da desteği kaybetmemek için göründüğünü fakat antilaik yeni rejim kurma hayalinin bir parçası olduğunu belirten EŞİK Platformundan Özgül Kapdan, “Öncelikle seçim gündemini maniple etmek. Çözüldüğünü kendilerinin söylediği başörtüsü meselesini yeniden ayrıştırma meselesi haline getirmek. Esas önemlisi ise, varmak istedikleri menzile bir adım daha yaklaşmak. Eşitlik karşıtı bir politika yürüten, kadın ve erkeğin eşit olmadığını açıkça söyleyen, LGBTQ+ların varoluşunu inkar eden ve sapkınlık olarak ilan eden, Anayasa’nın kendisine aykırı bir teklifle bunu yapmak istiyorlar. Böyle bir seçim stratejisi olamaz. Anayasa da böyle yapılmaz” dedi. “Teklifin Tehlikesi Kadınlara Anlatılmadı” Esenyalı Kadın Dayanışma Derneği Başkanı Adile Doğan, dernekte başörtüsü takan ve vaktinde bunun için mücadele eden kadınların da bu refleksin yanlış olduğunu, oy devşirme amacıyla yapıldığını ifade ettiklerini söyledi. Teklif tartışmalarının kadınların gündeminde de çok yer etmediğini anlatan Doğan, “Laiklik üzerinden süren tartışmalar oldu. Anayasa yapacağız diyenler, Kılıçdaroğlu’nun çıkışı… Bunlar yapılırken laikliğin zerresi tartışılmadı. Kadınlara tehlike anlatılmadı. Görüştüğümüz kadınlar özellikle kız çocukları için kaygılı. ‘Benim kızım da açık giyiniyor. Üniversiteye de hazırlanıyor. Kazandığında, gittiğinde nasıl olacak, nelerle karşılaşacak? Kılık-kıyafetten bile yargılanmaktan belki şiddet görmesinden endişe duyuyorum’ diyor mesela bir kadın. Kadınların bunlara karşı mücadele etmekten başka şansları yok. Kadın cinayetlerine, şiddete, çocuk istismarına karşı kadınlar yapılan, yapılmaya çalışan düzenlemeleri hatırlamalı. Mücadele ile birçoğunu geri çektirdiğini hatırlamalı. Şimdi de bu gerici ve bağnaz politikaları geri püskürtmek için mücadele etmeli’ diye konuştu. “Kadınların Gündeminde Değil” Tuzluçayır Kadınları Dayanışma Derneği Başkanı Elif Sancı, Anayasa’da değişiklik yapılmak istenen maddelerin iktidarın kadınları mağdur etmeye yönelik yeni bir icraatı olarak değerlendirerek, “Dernekte kadınların bu teklife dair bir bilgisi yoktu. EŞİK ile yapılan panelden sonra kadınlar, ‘Değişikliğin detaylarını, neye yol açacağını anlatmak gerekiyor. Aslında birçok şey değişmiş olacak’ dediler. Başörtülü birçok kadın geliyor derneğe. Biz birinden de duymadık, bu başörtümden dolayı şu sorunu yaşadım diyen. Anayasa teklifi gündeminde değil kadınların. Asıl gündem ekonomik sorunlar. Seçim bile yok kadınların gündeminde. Ama adım adım geliyorum diyen felakete karşı mücadeleyi büyütmeye, mücadele etmeye sözümüz olsun. Kendimizi, çocuklarımızı korumak için; gerçek bir laiklik için mücadele etmek bu iktidara da sözümüz olsun” dedi. “Türkiye’de Tek Bir İnanç Korunuyor” Avukat İlke Işık da “Sadece bir dini inancın mensuplarını korumasıyla da laikliğe, din ve inanç özgürlüğüne, eşitliğe de tümüyle aykırı bir teklif olarak sunuluyor. Bu değişiklikle aslında tek bir inanç ve yaşama biçimi kabul edilecek ve böyle yaşamayan, böyle düşünmeyen her kadın ve aslında her birey tehlike altında olacaktır. Tarikat, cemaat örgütlenmelerinin devlet eliyle yarattığı yıkım ortadayken, din temelli kılık kıyafeti anayasal koruma altına almaya çalışmak, evlilik birliğini yine AKP’nin tariflediği ailenin sınırları içine yerleştirmeye çalışmak topyekûn karşı çıkmamız gereken temel bir meseledir” dedi.
Lavender’den bir daha resmi topluluk başvurusu