a

Uçan Süpürge Koordinatörü Kurt’tan Diyanet’in açıklamasına tepki

UÇAN Süpürge Vakfı Genel Koordinatörü Ceren Kurt, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın "depremzede çocuklar evlat edinilebilir mi" sorusuna, "evlat edinenle evlatlık arasında bir evlenme engeli doğmaz" cevabına tepki gösterdi.

UÇAN Süpürge Vakfı Genel Koordinatörü Ceren Kurt, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın “depremzede çocuklar evlat edinilebilir mi” sorusuna, “evlat edinenle evlatlık arasında bir evlenme engeli doğmaz” cevabına tepki göstererek, “Artık şaşırma yetimizi yitirdik. Bu durum çok korkunç. Diyanet, açıklamasının ardından kaç çocuğun istismara uğrayacağının sorumluluğunu hissetmiyor.” dedi. Sivil Toplum Kuruluşları (STK) arasındaki iletişimi, iş birliğini ve dayanışmayı artırmak amacıyla 1996 yılında kurulan Uçan Süpürge Vakfı’nda Genel Koordinatör Ceren Kurt, çocuk yaşta erken ve zorla evlilik, bu evliliklere maruz kalan çocuklarda meydana gelen bedensel ve psikolojik hastalıkları ele alarak bu evliliklerin toplumu nasıl etkilediğini ele aldı. Kurt aynı zamanda Diyanet İşleri Başkanlığına bağlı Din İşleri Yüksek Kurulu’nun “depremzede çocuklar evlat edinilebilir mi?” sorusuna ilişkin verdiği, “Dinimizde kimsesiz çocukların bakım ve gözetilmesi tavsiye edilmiş olmakla birlikte hukukî birtakım sonuçlar doğuran bir evlatlık müessesi kabul edilmiş değildir. Buna göre, evlat edinenle evlatlık arasındaki bu ilişki sebebiyle bir evlenme engeli doğmadığı gibi, evlatlığın kendi öz anne babasının yerine, evlat edinenlerin nesebine kaydedilmesi de caiz değildir. Ayrıca evlatlık olarak büyütülen çocukla, evlat edinenler arasında birbirlerine mirasçı olma hakkı da söz konusu değildir” cevabını değerlendirdi. Çocuk yaşta erken ve zorla evlilikler konusunun çok yönlü olduğunu belirten Kurt, “Amacımız toplumsal cinsiyet eşitsizliğini sona erdirmek olduğu için bunun pek çok kolu var. Çocuk yaşta erken ve zorla evlilik öyle bir konu ki hem kız çocuklarını etkiliyor hem kadınları hem de toplumu etkiliyor. Çok yönlü bir tarafı var çocuk yaşta erken ve zorla evlilik konusunun. 2017’den sonra Uçan Süpürge Vakfı olarak devam ettiğimiz bu yolda aslında çocuk yaşta erken ve zorla evlilik konusunda Türkiye olarak bir gelişme kaydettik. Fakat bu ve buna benzer problemlere neden kalıcı bir çözüm üretemiyoruz diye arama toplantıları yapmaya başladık. Bunun için il il gezdik. Üniversite öğrencileri ve sivil toplum kuruluşları ile buluştuk. Karşımıza iki konu çıktı. Birincisi hukuk ikincisi ise sağlık konusu.” dedi. Kurt, çocuk yaşta erken ve zorla evlilikler konusunun engellenememesinin arkasında hukuk ve sağlık sistemlerinin problemlerinin yattığını savunarak, genel sistemin sıkıntılı olmasından kaynaklı çocuk yaşta erken ve zorla evliliklerin etkisini her yerde ve her olayda gözlemlenmenin mümkün olduğunu söyledi. Çocuk yaşta erken ve zorla evlilik konusunda yaptırım uygulanmaması ve bunun aslında bir suç olduğunun farkında olmayan kişilerin sistemde yer almasının karşılaştıkları en büyük sorunlar arasında yer aldığını ifade eden Kurt, şunları kaydetti: “Çocuk yaşta erken ve zorla evlilik zaten bizim kültürümüzde var’ diyerek 16 yaşındaki bir çocuğun ne yaşadığını düşünmeden hemen mahkeme onayı ile ergin kılınmasına karar verilmesi. Uluslararası sözleşmelere biz de tarafız. Bu sözleşmelerden biri Birleşmiş Milletler’in Çocuk Hakları Sözleşmesi. Bu sözleşme çok açık ve net şekilde ama-fakat olmadan 18 yaşın altındaki herkes çocuktur. Biz bu sözleşmeye tarafız. Anayasa’nın 90. maddesi de bize, uluslararası sözleşmelerin bizim kanunlarımızdan üstte olduğunu söylüyor. Bir bakıyoruz ki medeni yasa bize şunu söylüyor: Olağanüstü evlenme ve olağan evlenme yaşı. Eğer 17 yaşındaysan aile izni ile izin verilebilir. 16 yaşındaysan mahkeme izniyle ergin kılınırsın ve evlenirsin. Kanun şunun da söylüyor: Pek önemli sebebin varlığı halinde 16 yaşında evlenilebilir. Ne peki pek önemli sebebin varlığı? İstatistiklere baktığımızda, bir çocuğun istismar sebebiyle hamile kalmasından bahsediyoruz. Ama bunun peşine düşmek yerine evlenerek hayatına devam etmesi gibi bir çözüm düşünülüyor. Birçok hakim bununla beraber iyilik yaptığını bile düşünüyor. Çünkü konudan bir o kadar haberdar değil. Aslında mesele bu kadar açık.” İnsanların bir duruma kolayca “gelenek” adı altında sarıldığını belirten Kurt, “Biz yıllardır şundan bahsediyoruz: Gelenekler farklı türdedir. Bazısı yapıcıdır, bazısı yıkıcıdır. ‘Çocukların evlenmesi bizim geleneğimizde var’ denilerek kabul edilmesi korkunç bir şey. Bunun Türkiye’de var olmadığını söylemiyoruz hiçbir zaman. Var ki mücadele ediyoruz. Ama bu gelenek diye kabul ettiğin noktada, sen binlerce insanın hayatını karartıyorsun. Çünkü çocuk yaşta erken ve zorla evlilik dediğin şey kişiyi pek çok noktada etkiliyor. Hem eğitimini hem sağlığını hem psikolojini hem ekonomisi etkileyen bir olay. Bu yüzden Diyanet’in yaptığı açıklama da bizim sadece hukukta sağlıkta değil, pek çok sistemde toplumsal cinsiyet eşitliği bilincinin olmadığı, bu eşitsizlikle birlikte başımıza neler geldiğini, ne hayatların karardığının farkında olunmadığının en büyük göstergesi.” dedi.

“DİYANET, AÇIKLAMASININ ARDINDAN KAÇ ÇOCUĞUN İSTİSMARA UĞRAYACAĞININ SORUMLULUĞUNU HİSSETMİYOR”

Din İşleri Yüksek Kurulu’nun “Depremzede çocuklar evlat edinilebilir mi?” başlıklı sayfasında evlatlık çocuklar ile ilgili yer verilen paragrafı ele alan Kurt, “Artık şaşırma yetimizi yitirdik. Bu durum çok korkunç. Gelen tepkiler üzerine Diyanet bir düzeltme yayınladı. Yayınladığı düzeltme kulağı yakından değil de uzaktan tutmak gibiydi. Öz evlat gibi görme noktasına odaklanıyor. Diyanet’in sitesinde sorulan soru, hukuki bir perspektiften gelmiyor. İslami perspektiften geliyor. O dönem için evlat edinmek, bir kişiyi himayesi altına almaktan bahsedilen şey. Bugünün şartlarındaki koruma yükümlülükleri ya da aile mahkemesinin bu koruma yükümlülüğünü ne denli yerine getiriyor diye baktığı ve kontrol ettiği bir sistem o dönem için hayal edilebilir bir şey değil. Ancak Diyanet’in bu kadar ekstrem, bu kadar sıkıntılı bir durumda sadece İslam hukukundaki çok eski noktalara bakarak insanlara verdiği bu tavsiye, günümüzde pek çok noktadan insanların çöküşüne sebebiyet verebilecek bir açıklama. Bu sorumluluğu Diyanet’in kendisinde hissetmemesi, çok üzücü bir şey. Diyanet, şu an şu sorumlulukları hissetmiyor kendinde: Ben bunu dedikten sonra kaç çocuk istismara uğrayacak, kaç çocukla çocuk yaşta erken ve zorla evlilik yaşanacak ve kaç tane insanın hayatı kararacak. Bu açıklamayı yapmamak kendilerini dine aykırı bir konuma düşürmüyor aksine bu açıklamayı yapmak kendilerine vicdansız olarak adlandırmamıza sebep olacak. Bu sorumluluğu nasıl bu kadar alabiliyor biz de buna inanamıyoruz.” ifadelerini kullandı.

“ÇOCUK YAŞTA EVLENENLER ‘BEN SADECE DÜĞÜNÜM OLACAK SANMIŞTIM’ DİYOR”

Çocuk yaşta erken ve zorla evlilik yaşayan çocukların neler hissettiğini ele alan Kurt, “Çocuk yaşta erken ve zorla evlilik dediğimiz şey, kavramsal olarak bir bütün. Aslında içinde birden fazla konuyu içeriyor. Çocuk yaşta evlenmeyi, erken evlenmeyi ve zorla evlenmeyi kapsıyor. Zaten çocuk yaşta evlenen birinin beraberinde erken ve zorla evlendiğini kabul ediyoruz. Bu konuda herhangi bir irade göstermesi söz konusu değil. İnsanlar bazen, ‘Ee, çocuklar da bazen istiyor, böyle hayat kurmak istiyorlar’ diyebiliyor. Eski fotoğraflarda ve arşivlerde şu var: Hepimiz düğünlere giderdik ve maalesef benim bile var. Anneme ağlaya ağlaya aldırttığım bir gelinliğim vardı. Çünkü özellikle kız çocuklarına gelin çok güzel bir şey, gelin çok mutlu bir şey, düğün harika bir şey. Ardından kız çocukları gelinlik giymekten mutlu oluyorlar. O yüzden çocuk yaşta erken ve zorla evliliğe maruz bırakılan kişilerle konuştuğumuzda şu cevabı alıyoruz: Ben sadece düğünüm olacak sanmıştım. Sonrasını düşünmüyor. Hayatında onu nelerin beklediğini düşünmüyor. Bir gelinlik giyeceğini ve düğün olacağını zannediyor ama sonrasını bilemiyor. O yüzden bunun için yapılmış çok başarılı kampanyalar var. Terzilerin biz burada çocuk gelinliği dikmiyoruz ya da biz burada çocuklara gelin saçı yapmıyoruz diye tabela astığı çok önemli kampanyalar var.” değerlendirmesini yaptı.

http://www.zafergazetesi.org/haber/Ucan-Supurge-Koordinatoru-Kurt-tan-Diyanet-in-aciklamasina-tepki/94122

0 0 0 0 0 0
YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Depremzede eski eşini kaynar suyla yaktı, ‘Artçı sarsıntı nedeniyle oldu’ dedi

HIZLI YORUM YAP

0 0 0 0 0 0